Osmanlı Devleti’nin kuzeydeki en uç noktası olan Kırım, kültürler arası etkileşim açısından önemli bir bölgedir. Bir yandan Türk- Mogol geleneği ve bu geleneğin mirasçısı Altın Orda’dan gelen etki, diğer yandan İslâm - Osmanlı etkisi ve üçüncü bir dalga olarak Rus ve Batı etkisi arasında yaşanan karşılıklı etkileşimin canlı örneği Hansaray’dır. Yangınlara, savaşlara, yıkımlara rağmen günümüze kadar ayakta kalmayı başaran ve Kırım Tatarlarının kültürel uyanışının merkezi ve sembolü olan Hansaray; tarihi, teşkilâtı ve teşrifatı açısından da dikkat çekicidir. Kırım hanlarının tarihini, saray teşkilâtını ve yaşadıkları diğer sarayları da inceleyen bu çalışma, İslâm sanatının farklı sentezler oluşturarak gelişimine bir örnek teşkil eden Hansaray’ı sanat tarihi açısından ele alıyor. Hansaray üzerine yapılmış en ayrıntılı ve en güncel çalışma olan bu eser Türk-Moğol geleneği ile İslâm medeniyetinin şekil verdiği sanat anlayışının yansımalarını ortaya çıkarıyor.