Ülkemizde dönem dönem bazı ülkelerin gelişme modellerine karşı büyük hayranlık gelişir, başarı nedeni bir kaç nedene indirgenir ve modelin ardından yatan toplumsal gerçeklikleri değerlendirme gibi bir çabaya ve daha önemlisi bu modelin geçerliği gibi bir tartışmaya asla girilmez. Osmanlıların son döneminde 'Japon Modeli' üzerine çok konuşuldu. 50'li yıllarda bir küçük Amerika olma hülyasındaydık, 60'lı yıllarda 'Alman Mucizesi' öne çıktı, 70'li yılların başında ise İtalya'nın o günkü düzeyini 90'larda yakalamağa razıydık, 80'li yıllarda Güney Kore modeline de fit olduk. Peki, Güney Kore modeli neydi, nasıl bir yol amaçlanıyordu? Ne yaptığını çok iyi bilen az sayıda kişi dışında, bu konuda genel bir bilgisizlik egemen. Federal Almanya'da Uzak doğu gelişmeleri konusunda uzmanlığıyla tanınan araştırmacı Hans Ulrich Luther, elinizdeki kitapta Güney Kore modelini bütün ayrıntılarıyla ele alarak otopsi masasına yatırıyor.