Eski yeni çehreler, çoğu da tanıdık simalar birer birer zihnimde canlanırlarken esmer güzeli kızın sesi kulaklarımda yankılanıyordu.
“Ben hayallerin terzisiyim. Kumaşları özenle seçer, düşlerimle süslerim!”
Salgının yüz yetmiş dokuzuncu gününde saat yedi kırk dördü gösterirken bir hayalin içine çekilip yazmaya başladım…
Seslerin, kokuların, tatların, müziğin, takıntıların peşlerinden sürüklenirken hem siz okurlarıma hem yaşanmışlıklara hem de kendime haksızlık etmek istemem! En iyisi neyin gerçek neyin hayal olduğuna siz karar verin!
Sayfayı çevirip bana katılabilirsiniz...