İstiklâl mücadelesi Türk milliyetçilerinin yol hikayesiydi.
Mustafa Kemal Paşa’nın tek başına çıktığı yola Anadolu halkı da katıldı. İşgalciler ve işbirlikçilerine karşı beraber yürüdüler. Parola netti: “Ya istiklâl ya ölüm!”
Mustafa Kemal Paşa’nın yürüdüğü yollarda, gittiği yerlerde yüzlerce yıldır uyuyan millet, üzerindeki ölü toprağından kurtuldu; yüreklerinde ümitler çiçeklendi.
Türk’ün binlerce yıllık köklerinden gelen kahramanlık damarı sanki Mustafa Kemal Paşa’da vücut buldu, kökü derinlerde binlerce yıllık bir ağaç gibi Türk milleti,
yeni bir bahara yeniden uyandı.
100 yıllık bu yol hikayesinde Türk milleti Atatürk’ün sırtını dayadığı dağ oldu; o dağ öncelikle Toroslar, Amanoslar oldu.
Bu mücadele yolunun sonu Cumhuriyet’le taçlandı, millet aradığı devletine kavuştu.
Cumhuriyet, Türk milletinin adeta zevkle söylediği bir türküydü. Cumhuriyet türküsünün notaları kurtuluş günleriydi. Elbette Cumhuriyet’in harcında emeği
olmayanlar, bu türkünün duygusunu anlayamaz, değerini bilemezdi. Çukurova, Cumhuriyet türküsünü en coşkulu söyleyen yer oldu.
Çöküş, kurtuluş ve kuruluşta Türk milliyetçilerinin 100 yıllık yol hikayesi…