Siyah Rus 1872’de Mississippi deltasında, azatlı köle bir anne babadan doğan siyahi Frederick Bruce Thomas’ın şaşırtıcı ama gerçek hikâyesidir. Babasının vahşi bir cinayete kurban gitmesinin ardından Chicago ve Brooklyn’de garson olarak çalışan Frederick, daha geniş bir özgürlüğün peşinde, Amerika’dan Avrupa’ya seyahat eder. Çeşitli ülkelerde, önemli eğlence merkezleri ve otellerde çalıştıktan sonra renginin kariyeri önünde engel sayılmadığı bir ülkeye, Rusya’ya göç eder ve Fyodor Fyodoroviç Thomas olur.
Moskova’da bir dizi restoran ve gazino açarak zengin olur. Bolşevik Devrimi patlak verdikten sonra İstanbul’a kaçar ve aralarında ünlü Maksim’in de olduğu, döneminde hepsi çok sevilen gece kulüplerinin organizatörlüğünü yapar. İşlerinin kötüye gitmesi sonucu ödeyemediği borçlar yüzünden girdiği hapishanede, 1928 yılında ölür.
Dörtdörtlük bir öykü. Aslında o kadar renkli ve akla hayale sığmayan bir öykü ki, tarihsel bir yaşamöyküsünden çok, roman gibi okunuyor.
Literary Review
Thomas’ın yaşamöyküsündeki en unutulmaz bazı bölümler, misafir olduğu ülkelerin tarihine renk katan rastlantısal öykücüklerden oluşuyor. Thomas’ın serüvenleri, ayrıntılarla bezeli bu yan kurgu sayesinde okuru ele geçiriyor.
The Daily Beast
Booklist’te 2013 yılının en iyi 10 biyografisi arasında gösterilmiştir.