Manfred Engel’e göre, Rilke, bu şiirlerde duyargasını artık kendi iç derinliklerinden fazla, dış dünyanın yüzeyine yönlendirmektedir. Özellikle ikinci basımla yaratısında orta süreci açan Rilke, bu şiirlerde şeylere daha yoğun ve dikkatli bakarak, yeni anlamlar kazandırıyor. Bunun için, şiirsel Ben, evin koruyucu dört duvarından da dışarıya çıkar. Bu insana sırt dönmek anlamına gelmiyor. Rilke her döneminde insan üzerinde özenle yoğunlaşır. Ama yalnız insandan doğaya ve yaşama bir yöneliş söz konusudur. Yine Engel’in ifadesiyle, şiirde ve sanatta sanki koşul haline gelmiş güzel karşısında tereddütlere düşmeye başlar.
Ölüm büyük.
Biz onunkileriz
gülen ağızla.
Sanırken kendimizi yaşamın ortasında,
o ağlamaya kalkışır
orta yerinde içimizin.