Pavese’den bir cümleyle başlıyor Ayna Çarpması; "Kendimi yalnız bırakmamak için bütün gece aynanın karşısında oturdum." Ve Beatles’tan bir dizeyle kapanıyor: "Bu sabah aynaya baktım kimseyi göremedim."
Her şey bu iki cümle arasında olup bitiyor; çarpışmalar, bölünmeler, kırılmalar ve dağılmalar… Yani bir hayatla hesaplaşmanın tüm sancıları.
Büyük ve tek bir hesabı, "insan olmaya mahkûmiyeti" paylaştığımıza göre, herkesin payına bir şey düşüyor bu öykülerden.
Murat Özyaşar’dan şaşırtıcı ve yetkin bir ilk kitap...
‘‘Murat Özyaşar’ın, kendi kuşağının öykücüleri arasında çok geçmeden ayırt edileceğini öykülerini ilk okuduğumda da düşünmüştüm. Doğu’nun içinden çıkıp edebiyatın kılcaldamarlarına yürüme cesareti vardı onda. İçinden çıktığı kültürün kendini kısıtlayabilecek bütün yaşamsal sıkıntılarından yazınsal yazının derinliğine dalarak kurtulabileceğini çok erken görmüştü.’’
Semih Gümüş
Haldun Taner Öykü Ödülü ve Yunus Nadi Öykü Ödülü