“İçinde kıza karşı derin bir sempati uyandı, çünkü acı verici meydan okumayı, sert, amansız ve savunma dolu tavırları, sonsuz bir sevgi vermek isteyen ancak kendini reddedilmiş hisseden birini çok iyi anlayabiliyordu.”
Stefan Zweig, keskin psikolojik anlatımıyla sahibi olmadığımız tecrübelere bizi yakınlaştırıyor, insana dair hiçbir şeye yabancı olmayacağımız bir gerçeklikle okurunu tanıştırıyor. Hayatın Mucizeleri, Birinci Dünya Savaşı sonrasında Avrupa’nın bir ruh çözümlemesi, toplumun adeta her bireyine tutulmuş bir fener.