Usta kalem Çehov'un kaleme aldığı bu eserde Çarlık Rusya'sında modernleşmeye ayak uyduramayan aydın ve küçük burjuvazinin acımasızca eleştirildiğine tanık oluruz. Tıpkı Treplev'in öldürdüğü martı gibi ruhları ölmüş insanların hiçbir şey yapmadan sürdürdükleri bu can sıkıcı yaşam en sonunda bir intiharla alt üst olur.
"Havaların güzel olacağı, ürünlerin daha çok olacağı, güzel bir aşk serüvenini yaşayacağımız umuduyla; daha zengin olmak ya da emniyet müdürlüğüne atanmak umuduyla yaşamaya alışığız; ama akıllanmak umuduyla yaşayan kimseye rastlamadım hiç.
Her şey daha güzel olacak deriz, iki yüz yıl sonra daha güzel olacak deriz, ama kimse bu güzel günlerin yarından başlaması için çaba harcamaz. Yaşam, bütününde, giderek daha karmaşık hale geliyor, kendi keyfince ilerliyor ve insanlar giderek daha akılsız hale geliyor, yaşamdan soyutlanan insanların sayısı her geçen gün artıyor."