Bir Feramuz Güvenlik Macerası
“Canın mı yanacak? Evet belki. Ama ensendeki namlunun baskısının, belindeki acının ne önemi var. Başar be evladım. Bu kadar gerilim içinde olman saçma değil mi? Buraya Carla’yı bulmaya gelmedin mi? Peki sana kim rahat rahat, elinde koymuşsun gibi kızı bulacağını vaat etti? Kıvranmadan, acı çekmeden savaş mı var? Kim sana her attığın adımda önündeki bütün engellerin eriyip yok olacağına dair söz verdi? Hiç kimse. Sen hiç kimsenin geçmediği yollardan bile olsa geçip Carla’yı kurtarmak üzere tek başına hareket etmedin mi? Ettin. Yat yattığın yerde o zaman, çek bu acıyı. En büyük aptallık şu anda beynine kurşun yemek.”
Yakışıklı ve ‘savaşçı ruhlu’ kahramanımız Sinan Dorukan’ın nefes kesen Feramuz Güvenlik maceraları Azrail ile devam ediyor. Bu kez Roma-Sarajevo –İstanbul üçgeninde süren bu heyecanlı kovalamacada Sinan, uluslar arası dolandırıcılık girişimini önlemeye adım adım yaklaşırken karşılaştığı kötü bir sürprizle hayatını ortaya koymak zorunda kalıyor.