Dünya edebiyatında “denizlerin yazarı” olarak ün yapmış olan Joseph Conrad’ın Muhbir adlı bu kitabındaki ilk iki hikâye, yine denizdeki yaşama odaklanırken, diğer altısı, Conrad’ın küresel ve deneysel bir bakış açısıyla yazdığı hikâyeler niteliğini taşıyor.
Kitaba adını veren “Muhbir” öyküsü, Londra’da geçen özellikle İngiliz burjuvazisinin yaşadığı bir çevrede anarşist fikirlerin ve militanlığın oluşmasını aktarırken, dünyanın her yerinde örnekleri görülen hain bir muhbirin açığa çıkarılmasını irdeliyor.
Conrad’ın romancılıktaki ustalığının izleri olan ve ilhamını, yazarın deyişiyle “gerçeğin ta kendisi”nden alan bu öyküler, deniz ve kara yaşamını kaynaştırması açısından ayrı bir önem taşır.