Giovanni Boccaccio'nun kaleminden dökülen bu büyüleyici hikayeler, geçmiş zamanlarda yaşamış milletlerin efsanelerinden doğmuş, asırların dokusuyla beslenmiş hayali eserlerdir. Boccaccio'nun gözlemleri ve fikir dünyasıyla harmanladığı bu öyküler, aşk ve muhabbetten iyilik ve merhamete, kahramanlık ve fedakarlıktan kibir ve inada kadar geniş bir duygular yelpazesi sunar. Her bir hikaye, yalnızca eğlenceli bir okuma deneyimi değil, aynı zamanda ahlaki değerler ve düşünsel derinlikler açısından da zengin bir içerik sağlar. Her hikaye, bir hakikatin gölgesini taşıyarak, okuyucularına hem zevkli vakit geçirme hem de aşk ve kadın hakkında zamanın normlarına göre öğütler sunma misyonunu üstlenir. Boccaccio’nun anlattığı öyküler dönemin sosyal ve kültürel panoramasını gözler önüne sermektedir.