Rüzgâr ne kadar şiddetli, fırtına ne kadar yıkıcı olursa olsun, kökümüzü içimize, değerlerimize saldığımızda, sarsılsak da yıkılmayız. Sallansak da savrulmayız.
İşte bu yaşama sanatıdır. Nasıl sanatta bütünlük önemliyse, yaşamda da beden-ruh uyumu önemlidir. Trajik olan, yaşamın kısalığı veya yaşamda karşılaştıklarımızdan ziyade, hayatımız boyunca hiç yaşamamış olmaktır aslında.
Daha az kaygı, daha az elem,
Daha çok sükûnet, daha dingin bir yaşam,
Daha ahlaklı, daha erdemli bir yaşam hikâyesi,
Bu kitap, bu arayışın izini sürüyor.
Tek daveti var; "Kendimize gelelim!"