Hekimlik mesleğinin en önemli çabası hastaya tanı koymaktır. Tanı koymanın en önemli adımı ise hastadan alınan öyküdür. Anamnezin tanı koymadaki katkısı %50-70'tir. Hastaların derdine derman olma noktasında bu kadar büyük bir yere sahip olan anamneze gereken önem veriliyor mu? Hekimliğin, sanat kısmı olan anamnezden sıyrılıp sadece laboratuvar ve görüntülemeye indirgendiği günümüzde, bilinçli olarak alınacak anamneze duyulan ihtiyaç yadsınamaz. Bu kitap bir hekimin hayatı boyunca dağarcığında biriktirdiklerinin ürünü olan anamnez alma sanatını yeniden hekimlerin gündemine sunmaya çalışan, mütevazı ancak çok değerli bir gayretin ürünüdür. Kitabımızın, hekimleri bilgisayar ekranlarının ve tuşlarının arkasından çıkarmasına, en mahrem sırlarını bizlere açmakta tereddüt etmeyen hastalarımızla yeniden konuşulmasına ve dokunulmasına vesile olmasını diliyoruz.