Millet olarak Boşnaklar, özellikle de kültürleri, gelenekleri, örf ve adetleri, yaşam biçimleri, var olma mücadeleleri içerisinde öne çıkan ve müşterek kaderlerini belirleyen oldukça ağır geçen tarihi geçmişleri ile karşımıza çıkmaktadırlar. Karadağ ve civarına M.Ö. 2000 yıllarında İlirler gelmiş, M.Ö. 2. yy ve sonrasında buraya Romalılar ile Vlahlar yerleşmişlerdir. 6. yy. itibaren Avarlar, peşinden Solvenler ve 11. yy’dan sonra, Bosnalılara ilave olarak 13. yy da Ortaçağ Bosna devletindeki Boşyani - Boşnaklar bölgenin büyük kısmına yayılmışlardır 14. yy’dan itibaren Osmanlılar, 20. yy’ın başına kadar burada kalmışlardır İslâm Dini'ne geçişler ise, 14. yy’ın sonlarında başlamış ve 17. yy ortalarında hız kazanmıştır İslam olgusu; Osmanlıların kurduğu Podgoritsa, Plav, Gusinye, Kolşin Spuj ve Nikşiç gibi Boşnak şehirlerinde önemli büyüme göstermiştir. Osmanlıların, Viyana önlerinde yenilgiye uğraması ile bölgede Ruslar etkin olmaya başlamış, Karadağlıların intikam alma hevesleri, kan davasına dönüşmüştür. Sadece bölgeyi fethetmiş olan Osmanlı değil, yerli Müslüman nüfus da hedef alınmıştır. 1711 yılında Rus askeri Elçisi Albay Miloradoviç’in, Karadağ Piskoposu Danilo ile organize ettiği, “İstraga Poturica (İslam'ı Tercih Edenlerin Sorgulanması)” olayı, Boşnakların Eski Karadağ'dan tamamen temizlenmesi sağlanmış, bu olaydan sonra tüm Karadağ ve civarında etnik temizlikler, göçler ve katliamlar art arda, 1878 Berlin Kongresi sonrası şiddetlenmiş,1912-1913 Balkan Savaşlarında en yüksek noktaya ulaşmış ve 2. Dünya Savaşı da dahil, 1992 Bosna Savaşı’na kadar devam etmiştir. Bu kitapta; Karadağ ve civarında yaşamış Boşnak sülalelerin gerçek kökenleri yanı sıra, Karadağlı Boşnakların yaşadıkları bölgelerdeki temel özelliklerini koruyabilme ve millet olarak var olması mücadelesi anlatılmaktadır.