Nevi Şahsına Münhasır; güçlü bir kadının zorluklara karşı durarak bizlere umut aşılayan hikâyesi.
İmge’nin hayranlık uyandıran zarafeti, birçok insanın karanlığına ışık olmak için atan kalbi ve koşulsuzluğu yaşam felsefesi belleyen asaleti…
İmge, toplumsal vicdanımızın sesi olmuştu. Daha önce duyulmayan çığlıkların, yakarışların, çözümsüzlüklerin karşısına güçlü bir dayanışma ile çıkıp toplumun genetik kodlarında olan dayanışmayı ve paylaşmayı yeniden hatırlatmış ve “Paylaştıkça çoğalacağız!” sloganını belleklere kazımıştı. O yüzden arkadaşları ona, ‘nevi şahsına münhasır’ diye hitap ederlerdi…
İmge ile Naz’ın yollarının kesişmesi, ne kadar hüzünlü olursa olsun, sevgi ve umuttan mürekkep bir bağlılık doğurmuştu. Naz, ALS hastalığına erken yaşta yakalanmış genç bir kızdı. Ölümcül bir hastalığın pençesinde olmasına rağmen; bütün zorlukları korkusuzca karşılamış, üretmekten, sanatın iyileştirici gücüne sarılmaktan, sevmekten ve umut etmekten bir an bile vazgeçmemişti. Yaşadıklarıyla yoğurduğu şiirler, Naz’ın bu dünyaya bıraktığı nadide bir iz olarak zamansızlığa ulaştı.
Yazar Yasemin Avanoğlu Aydoğan, tüm yaşanmışlıkları edebiyat yordamıyla harmanlayarak hikâye ve şiirlerin diliyle ALS hastalığına dikkat çekiyor…