Mehmet Cevat Yıldırım masalın sınırlarında gezinen, özgün ve vurucu bir vicdani hesaplaşma hikâyesi sunuyor okura.
Berber çırağı İlyas, Viranbayır kasabasının sakladığı büyük sırrı tesadüfen öğrenir. Kasabanın “kadımîleri”nden bir genç kız öldürülmüş, kızın ailesi ayaklanmış, bu vesileyle kadımîler yok edilmiş, sürülmüştür. Herkesin bilip de bilmezden geldiği bu sır İlyas’ın vicdanında büyük bir yara açar. Amacı mümkün olduğunca uzağa gitmek, denize açılmaktır. Kasabayı terk edip Liman şehrine sığınan İlyas bir iş, Hasan adında bir de dost bulur. Ardından bir gemiye tayfa yazılıp denize açılır ancak deniz selamete yol vermez. Yıllar sonra Hasan’ın İlyas adını verdiği oğlu doktor çıkar ve Viranbayır’a atanır. Babasından kasabanın sırrını öğrenmiştir. Kasabanın acımasızlığı ile mücadele etmesi gerektiğinde bu sırrı açığa çıkaracak ve Viranbayır’ın kirli düzenini sarsacaktır.