Ve Hayatımın Kontrolünü Elime Almamım Öyküsü
Herkesin bir istek canavarı vardır ve bu canavarların tek isteği insanları mutlu etmektir. Ancak onlara karşı yine de çok dikkatli olmalısın. Çünkü istek canavarın ihtiyacından fazla büyürse, başını derde sokabilir!”
Çocuk veya yetişkin hepimiz, bizlere haz veren deneyimlerin içinde sonsuza kadar kalmayı dileyebiliriz. Harika lezzetli bir yemeği yerken, dostlarımızla müthiş eğlenceli bir gün geçirirken, tüm gözlerin övgüyle üzerimize toplandığı veya bizi tüm dert ve kederlerden uzaklaştıran anların bitmemesini istemek kadar evrensel ve doğal bir duygu yoktur.
Yazar Chelo Manchego’nun yarattığı, kitabın kahramanını zorlayan istek canavarı Oskar, hiçbir zaman doymuyor. Bir kere başladı mı saatlerce oyun oynamak istiyor, bir dilim pastayla asla yetinmiyor, kim ilgi odağı olursa hemen onun yerine geçmeyi istiyor. Kim istemez ki?
Bazen bu haz dolu anlara kendimizi fazlaca kaptırdığımızda, keyif veren hislerin üzerine sıkıntılı bir sis perdesi düşebilir. İşte böyle zamanlarda karşılaştığımız zorlukların da sonuçlarıyla yüzleşmek pek kolay değildir. Tıpkı hikayemizin “süper mizahi” başkahramanının, kendi davranışlarının aşırılıklarından istek canavarı Oskar’ı sorumlu tuttuğu gibi, bizler de aşırılıklarımızı dış faktörlere yansıtmayı tercih edebiliriz. Bu hayaller ve gerçekler, başka bir deyişle, arzular ve sınırlar arasındaki çatışmanın iç dünyamızda yarattığı gerilimle baş etmenin en kolay yoludur. Zorlayıcı isteklerimizin sebebi küçük bir çocukken istek canavarı, büyüdüğümüzde ise bu istekleri harekete geçiren her neyse ise o olabilir. Çünkü davranışlarımızın sonucunu kabul etmek ve en önemlisi de başımızı derde sokan eylemlerimizi üstlenmek pek de kolay değildir. Fakat küçük bir çocuğu büyümeye ve yetişkinlerin de içindeki küçük çocuğu olgunlaşmaya götüren yol, bu eylemlerin sorumluluğunu alabilmekten geçmektedir.
Sağlıklı bir ruhsallık için dürtüleri tanımak ve onların taleplerinin farkına varmak gerektiğinin altını çizen İstek Canavarları, Petek Halman Kara’nın bilgilendirici önsözü ve Hayriye Selen İyicil’in kıvrak çevirisiyle çocuklara hazzı erteleyebilmeyi öğretiyor.