Mutad mesken kavramı, maddi olgulara dayandığından fiilî ve gerçek durumu yansıttığından ve yerleşim yeri kavramı gibi yoruma açık bir hukukî kavram olmadığından milletlerarası hukuka ilişkin belgelerde ve devletlerin millî düzenlemelerinde tercih edilmiştir. Başlangıçta ispatı ve tanımlanması kolay olduğu düşünülmüş ancak zaman geçtikçe bu kavramın sınırlarının tespiti bakımından farklı görüşler ve farklı uygulamalar ile karşılaşılmıştır.
Bu kavram, Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukukî Yönlerine Dair Lahey Sözleşmesi bakımından da önem arz etmektedir. Çocuğun mutad meskeni, Sözleşmenin uygulama alanından, yer değiştirme veya alıkonmanın hukuka aykırı olup olmadığının tespitine kadar birçok konuda temel belirleyici ölçüt olduğu nazara alındığında, bu kavramın tespitine ilişkin olan belirsizliğin giderilmesi gerekmektedir. Çocuğun mutad meskeni her somut olay bakımından millî mahkemelerce değerlendirileceğinden konu ile ilgili milletlerarası mahkeme kararlarının önemi büyüktür. Türk hukuku bakımından da bu konu, yargı kararlarında ve öğretide tartışma konusu olmuştur. Bu çalışma, Sözleşmede düzenlenen çocuğun mutad meskeni kavramının milletlerarası içtihat hukuku ve öğreti çerçevesinde önemi ve tespitine ilişkin değerlendirmeleri içermektedir.