İnsan Kendisini Yönetmeye Neden Talip?
‘Kendisini Tanımayan İnsan’ akıl, irade, düşünce ve vicdan konuları üzerine düşünen bir yazarın Kur’an’dan anladığı ve anladığını dile getirme denemsidir. İnsanoğlunun ilk insan ve ilk peygamber Adem (a.s.) dan günümüz dünyasına gelinen süreçte yaşadığı ve tanık olduğu inanç, düşünce ve yaşantı temelli çıkmazların, Kur’an’ı esas alarak aşılabileceğine olan özgüven ve benlik bilinciyle kaleme alınan bu kısa ve özlü eserin temel kavramları, insanın ve insanlığın kurtuluşu üzerinde odaklanır.
Bu meyanda, insanın Kur’an’ı kavrayıp yaşamasındaki en büyük engel, onun düşünme ve anlama yeteneğini işlevsel kılmamasıdır. Tüm bu Kur’an’i yorumların temelinde insanlığı ‘düşünce’ye çağırmak yer alır. Merkezde olan, insanın aklederek, yaşayıp tecrübe ederek Kur’an’ı sözde değil özde yaşaması, kitabına uydurması değil, Son Mektup Kitap’a uyması yönünde yönlendirmektir.
Sözel dilin uzayıp biçimlendiği ve soluksuz anlatımın ardı ardına sıralandığı bu spontane akışlı yorum denemesiyle yazar, Kur’an’ın kavranıp anlaşılmasında insan ve insanlığın kurtuluşu adına hassasiyet göstererek az sözle çok şey söyleyebilmek, insanlığı kendisi için düşünmeye sevketmek, insanın aklını ve iradesini kendisi için kullanmaya teşvik etmek gayesindedir.