Hayatın bir kısacık gününde “bir varsın bir yoksun” sözünü bir kez daha öğrenen Metin, Sadece onun kurtulduğu uçak kazasından sonra hatırlama hastalığına yakalanan Ferit, Toplumda hep “öteki” olarak davranılmış, rüyasında sonsuzluğa uzanan merdiveni gören fotoğrafçı, Ulular tarafından bir eline Kuran-ı Kerim, bir eline mavi boncuk bırakılan Oruç hoca, Neyin içe işleyen sesinin peşinden Konya’ya gelen iki Amerikalı, Manfrid ve Ramona, 200 yıllık bir öyküde Ortadoğu’nun ve yıllar önce öldürülmüş anne babasının gizemini öğrenen Seyit ve Samet.