Bu kitap haklı olarak “Rönesansın Manifestosu” diye adlandırıldı. İnsanı bir mikrokozmoz olarak gören Pico, kendini kuran bireyin bir dünya kurduğunun farkındaydı…
Pico, Kabalayı Avrupa’ya sokan kişi olmakla kalmadı, istemenin uzun bir aradan sonra açıkça duyulan sesi oldu. Onun için dalınç ile büyü kendini değiştirmenin anahtarlarıdır; çünkü Schopenhauer’in dediği gibi insan isterken, gerideki, içerideki yaratıcı güce, dürtüye çok benzer.