Jack Alcock ve Arthur Brown 1919’da, İrlanda’dan yola çıkıp Atlas Okyanusunu geçmek isterler. Frederick Douglass 1845’te, kitabının tanıtımı için İrlanda’ya ayak basar ve siyahi bir köle için bile şaşkınlık verici şartlara tanıklık eder. George Mitchell 1998’de, barış konuşması için Belfast’a gider… Tüm bu karakterler dikkate değer kadınlar aracılığıyla buluşuyor. Lily Duggan, kızı Emily, torunu Lottie ve Hannah Carson, tüm umutların bağlandığı kadın. Yazar bu karakterler aracığıyla kelebek etkisini ve nasıl bir şekilde birbirimize bağlı olduğumuzu okura sunuyor. TransAtlantik hem kimlik hem de büyüdükçe küçülen dünya üzerine düşüncelerin izlerini taşıyor. Açıklığı ve derinliğiyle Colum McCann neden en iyi çağdaş yazarlar arasında olduğunu bir kez daha gösteriyor.