Tuvalete işerken, işediğim yerin bir kanalizasyonla dereye, oradan denize, ve oradan da bir okyanusa açılmış olduğunu farkettim, yani işerken sadece işemiyorduk belki hayatımızda hiç göremeyeceğimiz dünyanın geri kalanıyla bir bütünleşme yaşıyorduk. Yalnızca işemek eylemi bile analiz edilseydi evrensel barış için yeterli olacaktı. Ama işemekten daha ziyade içine sıçtığımız bir dünyada yaşamaya devam ediyoruz.
Birinci sayfa, büyük puntolu manşetler, heyecanı artırmak için lunaparkın neon ışıklı tabelaları gibi, sayfanın kenarında güzel ve yarı çıplak bir kadın resmi, “ben içerdeyim”, diyor, “bu sayfaların içinde”, erkekler şehvetle, kadınlar kıskançlıkla “nerede o kamuya mal olmuş aşifte”, diye soruyorlar, fotoğraftaki kadın dolgun alt dudağına üst dişlerini geçirmiş, “iççerrdeyim”, diyor, “hadi gelsene”.
Türk Edebiyatının iki güçlü kalemi Benjamin AE ve Cezmi Ersöz’ün kaleminden hayatın her anına dair, öfkeli, heyecanlı, çarpıcı hikaye ve tespitler.