Son iki yüzyılın tarihi, dünya hakimi Batı ve yükselen Batılı değerler karşısında İslam dünyasının düştüğü yılgınlığın da tarihidir. Bu yılgınlık, İslam coğrafyasında doğup büyümüş pek çok insanı Batının din dışı düşünce ve hayat tarzına ram etmiş; diğer birçok zihni de "İslam modernizmi" gibi "sentez" arayışlarına sürüklemiştir. Bu akıma karşı "gelenek"in günümüzdeki en önemli savunucularından biri, Seyyid Hüseyin Nasr'dır. Son çalışmalarını topladığı elinizdeki kitabında Nasr, Batının seküler bilimine karşı cesur bir başkaldırı sunuyor. Kainatı "din dışı" bir alan olarak gören seküler bilim anlayışının yol açtığı maddi, manevi felaketleri irdeliyor. Sonuçta, Kur'an ve hadisten beslenen bir perspektifle, kainatı "marifetullah"a vesile kılan bir "kutsal bilim ihtiyacı"nı dile getiriyor. Çağdaş Batılı değerlerin değersizleştirdiği insanı ve kainatı gerçek konumuna iade eden ufuk açıcı bir çalışma.