“Bir kralın torunuyum ve bir prensin kızıyım, iki kez evlenmiş bir kadınım, aynı zamanda bir kraliçeyim. Okla ve kılıçla dövüştüm, çocuklarımı dünyaya getirmek için dişimi tırnağıma takıp savaştım. Aşk ve nefretin en derinini tattım…”
Leydi Macbeth, okuyucuları 11. yüzyıl İskoçyası’nın kalbine götürüyor ve ülkenin en soylu ailesinin son varisi Leydi Gruadh’ın canlı bir portresini çiziyor. Evlenip hamile kalan ve sonra kısa süre içinde kocası öldürülen Gruadh, eşinin katili, savaşçı Macbeth ile evlenmeye mecbur ediliyor. Kendisinin ve oğlunun çıkarlarını korumaya kararlı Guradh, yani Leydi Macbeth, ailesinin mirasına -her ne pahasına olursa olsun- sahip çıkmaya ant içiyor.