“Bütün ilişkilerde bir gün yalnız kalındı. Hayır, ayrılığı kastetmiyorum. Belki yabancılaşma, belki tükeniş, belki kanıksama… Bir gün geldi, her evde boş gözlerle uzaklara dalındı. Ya aşktan kalan yetmedi ya aşksızlık hali fazla geldi. Mesafeler açıldı günün birinde her evde. Düpedüz çoklu bir yalnızlığı anlatıyorum. Kimsenin kimseye derman olamadığı, varlığın ancak kendine yettiği bir yalnızlıktan bahsediyorum. Bu da sevgiye dahildi belki ya da biz sevmeyi hep yanlış anlamıştık. Bilmiyorum.” Gökhan Dağıstanlı’dan aşka dair, yalın ama sözün duygu yüküyle dopdolu mektuplar, hikâyeler.
“Bu mektuplar; hayatın içindeki olumsuzlukları gördükçe zaman zaman küçümsese de aşktan vazgeçemeyenlere; onlarca kez acı çekse de suçu aşkta aramayanlara; mutluluğu, kaybetme korkusuna kurban etmeyenlere; yaşamın gizinin ancak aşktan
ibaret olabileceğine inananlara adanmıştır.”