Mahfuz'un 1960'lı yıllarda yayınladığı sembolik romanları ele alan eleştirmenler Hırsız ve Köpekler'i bu romanların en iyisi olarak değerlendirir. Mahfuz, insanoğlunun varlığının anlamı üzerinde kafa yorar, toplumdan dışlanmışlık, hayatın anlamı veya anlamsızlığı ve varoluş gibi sorunlar üzerinde durur. Bütün bu sorunların 1952 devrimi sonrası Mısır'ına özgü aktarılışı anlamlıdır. Romanın, sosyalist değerlerle ilgili bazı etkili yorumlar yapabilmek için sembolle gerçeği birleştirebildiğinden kuşku yoktur. Marksizmden esinlenen idealizmin, Devrim sonrasında maddi başarı, menfaat veya lüks yaşam karşısındaki zaafiyet nedeniyle aydınlar tarafından fiilen terkedilişi, bu romanda Rauf Alvan'ın şahsında işlenmektedir.