Hatırlama, Unutma ve Sahte Anılar Üzerine Bir İnceleme
Belleğinizin güçlü olduğunu mu düşünüyorsunuz? Tekrar düşünün!
Sahip olduğumuz en değerli varlığımız, bizi biz yapan şey, yani anılarımız... Fakat bizim düşündüğümüz gibi geçmişin kesin bir kaydı değildir anılar. Odaya girdiğimiz anda neden girdiğimizi unutmak ya da yüzlerce defa karşılaştığımız birinin adını hatırlayamamak gibi kısa süreli hafıza kayıpları yaşayabileceğimizi hepimiz kabul eder, üzerinde çok durmayız. Peki ya zihnimizin daha derin ve büyük yanılgılara aslında ne kadar açık olduğunun farkında mıyız?
Adli psikolog ve bellek uzmanı Dr. Julia Shaw, beynimizin sapabileceği yanlış yolları göstermek için en yeni araştırmalardan faydalanarak kaleme aldığı kitabında, yaşananların önce kendi içimizde daha sonra başkalarına aktarma sürecinde nasıl değişikliğe uğrayabileceğini, gerçek ile “yaratılan” geçmişin kişinin hayatına nasıl etki edebileceğini anlatıyor.
Bellek Yanılgısı, görgü tanıklığında neyin nasıl görüleceğinin tamamen şartlara bağlı olabileceğini dile getirmesi bakımından ürkütücü, bir iftiranın bin şahitliğe üstün gelebileceğini iddia etmesi bakımından şaşırtıcı bir kitap.
Siz ki hiç gerçekleşmemiş bir suçun faili, hiç yaşanmamış bir savaşın kahramanı olabilirsiniz. Kısaca siz, olduğunuz kişi misiniz, yoksa beyninizin yarattığı kişi mi?
Kendinizi ne kadar tanıdığınızı sorgulayacaksınız…