Entrikalı bir aile, esrarengiz bir ölüm, şüpheli bir miras ve bahçesinde güneş saati olan görkemli bir ev… Shirley Jackson, Tepedeki Ev ve Biz Hep Şatoda Yaşadık gibi romanlarından önce yayımlanan Güneş Saati’nde, gotik edebiyatın olmazsa olmazı tekinsiz ev temasını bambaşka bir açıdan ele alıp tersyüz ediyor. Soğuk savaş yıllarında, kutuplaşmanın yükselmeye başladığı, kıyamet senaryolarının gerçekleşmeye göz kırptığı, paranoyanın yayıldığı, inançların sorgulandığı, hakikatin belirsizliklerle, aklın ve mantığın bilinmeyenlerle mücadelesine sahne olan bir zaman diliminde kaleme alınan Güneş Saati, bir yandan gotik edebiyatın klasik unsurlarını muhafaza ederken diğer yandan da korkunç yeni dünyanın tahayyülüne dair modern bir eleştiri sunuyor. Shirley Jackson’ın ironik ve edebi göndermelerle zenginleştirdiği, apokaliptik kurgunun öncülerinden biri sayılan romanı Güneş Saati, siyah beyaz sınırlara sıkışmış bir dünyanın alacakaranlık hikâyesini anlatıyor.
Güneş Saati eğlenceli, sürükleyici ve rahatsız edici. - Chicago Tribune
Issız bir evde dünyanın sonunu bekleyen on iki kişiye dair bu roman, sizi gece boyu uykusuz bırakacak. —Pensacola News Journal