M.Ö 535-475 yılları arasında filozof Herakleitos, “Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir”, ondan yüzyıllar sonra ise Gautama Buddha, Herakleitos'tan habersiz “Değişim, değişmeyen tek şeydir.” demiştir. Değişim, dünya var olduğu andan beri süregelen bir olgudur. Her alanda yaşanan değişim, şüphesiz ki ekonomi, pazarlama, piyasa ve tüketici davranışları konularında da görülmektedir. Tüketici davranışları, içinde bulunulan çağın gereklerine göre şekil almakta, kuşaklar arası farklılıklar tüketim alışkanlıklarında da kendini göstermektedir. Değişen dünya düzeni;
-Ekonomik krizler,
-Teknolojik yenilikler,
-Çevreye artan duyarlılık ve
-Sağlık endişeleri ile şekillenirken tüketici davranışlarını da değiştirmiştir.
Değişen dünya düzeni, Covid-19 süreci ile hızlanan bu değişimlere ayak uydurmak zorunda olan tüketicilerin yeni tüketim alışkanlıkları edinmelerine neden olmuştur. Uyum yeteneği gelişen, bilinçlenen ve farkındalıkları artan tüketiciler, satın aldıkları mal ve hizmetleri bu farkındalıklarına göre tercih eder hâle gelmişlerdir. Böylece;
-Ekonomi odaklı tüketiciler,
-Teknoloji odaklı tüketiciler,
-Çevre odaklı tüketiciler ve
-Sağlık odaklı tüketiciler ortaya çıkmıştır.
Gelecekte giderek daha fazla tüketicinin; zorlaşan yaşam koşullarına daha uyumlu, ekonomik krizlerle baş etmeyi öğrenmiş, gelişen teknoloji ile uyumlu, çevre ile ilgili riskleri önemseyen ve sağlıklı yaşamayı başaran tüketiciler olacağı, bu özellikleriyle pazarlama yöneticilerini yeni stratejiler geliştirmek zorunda bırakacağı anlaşılmaktadır. Pazarlamacılara daha çok iş düşecek…