Elinizdeki eser Hukuk Felsefesi ile ilgili yazıların sistematik bir şekilde bir araya getirilmesiyle oluşmuştur. Ülkemizde hukuk felsefesiyle ilgili kaynak kitaplar maalesef oldukça sınırlıdır. Yıllardan beri Hukuk Felsefesi derslerine giren bir felsefeci olarak derli toplu bir ders kitabı açığını yakından hissettim. Elinizdeki bu eser aslında hukuk felsefesiyle ilgili farklı zamanlarda yazılmış farklı yazıların kronolojik ve tematik olarak toplanmasıyla oluşmuştur. Söz konusu yazılar birbirlerinden farklı zamanlarda yazılmış olsa da sonradan bir bütün olarak bakıldığında Hukuk Felsefesinin hatta Hukuk Sosyolojisinin önemli düşünürlerini cem ettiği gözükmektedir. Aslında Hukuk Felsefesi dersini tematik olarak işlemek daha faydalı ve daha akılda kalıcıdır.
Yukarıda anlatılanlara binaen elinizdeki kitabı hem bir ders kitabı hem de Hukuk ve Siyaset felsefesinin (başta Platon ve Aristoteles olmak üzere) büyük düşünürlerinin görüşlerini sistematik ve problematik bir biçimde ele alan bir eser olarak görmek mümkündür.
Maalesef hukuk fakültesi öğrencileri Hukuk Felsefesi dersini gereksiz bir yük olarak görmekte; ona bir türlü gerekli ilgi ve alakayı göstermemektedir. Yıllardan beridir bu dersin önemini anlatmaya çalışsam da çok başarılı olduğum söylenemez. Ümidim odur ki, Türkiye’de yakın bir gelecekte Hukukun sadece kanun maddesi ezberlemek olmadığı; onun belirli bir insan tasavvuruna ve dünya görüşüne dayandığı, aslında hukuk denen şeyin de netice itibarıyla insani bir etkinlikten ibaret olduğu; bundan dolayı da insanı anlamadan hukukun da anlaşılamayacağının derkedilmesidir.