Kendinize yeni baştan bir soyağacı hikâyesi yazmak nasıl olurdu?
Jodorowsky, magnum opusu Bir Kuşun En İyi Öttüğü Yer’de soyağacı hikâyesini büyülü bir maceraya dönüştürüyor.
Politik ve kültürel ayaklanmaların ortasında Ukrayna’dan Şili’ye kimliklerini gizleyerek göç eden bir aile. Yaşadıklarını herkesten gizlemek için arılardan bir pelerinin içinde yaşamayı tercih eden bir baba kız. Sırlarını sadece bilge bir haham hayaletine açan dindar büyükbaba. Çocuklarını uyutur uyutmaz cep saatinin içinde baktığı pirelerine çemberden atlamayı, davul çalmayı öğreten bir anne. Canlı, tutkulu, Jodorowsky’nin vazgeçemediği sirk sahnelerinin, okyanus ötesi yolculukların ve tarot kartlarının içinde kaleydoskop gibi bir roman. Jodorowsky’nin dediği gibi: Geçmiş sürekli değişen bir icattır.