İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi 2008 yılının sonu itibariyle 60 yaşını doldurmuştur. Birleşmiş Milletler, bu görkemli eserle, medeniyeti insan hakları değerleri temelinde tekrar inşa etmek için tarihte yeni bir sayfa açmak istemişti. Ama ne yazık ki, son yıllarda, bu insani ve medeni proje iktidar oyunlarına, siyasal ve ideolojik çıkarlara, kültürel ve dinsel referansların çekişmesine tanıklık etmiştir... Kısacası, insan haklarının evrenselleştirilmesine dönük proje oybirliğiyle gerçekleşmemektedir.
Mesele henüz kapanmaktan uzaktır; insan haklarının evrenselliğine anlamını kazandırmak için hâlâ katedilmesi gereken bir yol vardır. Bununla birlikte, temel haklar, artık belli bir ideolojik ve siyasal bloğun söylemi olmadığı gibi, bazı kültürlerin tekelinde de değildir. Bu haklar evrenselleşmiştir; ama evrenselleşmeyle birlikte, kültürlerin çeşitliliğiyle karşı karşıya kalmıştır; ve kuşkusuz, insan hakları, bu bakımdan, yeniden düşünülmelidir. Bu tür bir çaba kolay değildir, zira insan haklarının evrenselleştirilmesinin önünde hâlâ iki engel vardır: birincisi, tarihselcilik, ve ikincisi, kültürcülük.