İnsanlık tüm zamanların en çarpıcı sıçraması, en derin toplumsal alt üst oluşu ve en ilginç yeniden yapılanmasıyla karşı karşıyadır. İslâm'ın yeryüzünde düşmanı yoktur, tanımayanı vardır. Düşman gibi davrananlar, İslâm'ın değil, müslümanların düşmanıdır. Bunun sebebi de yine Müslümanlardır. Zira inançlarını iyi temsil edemediler. Bunun için de öncelikli sorun müslüman olmayanların müslüman olması değil, müslümanların Müslümanlaşmasıdır.
Müslümanlar ile İslâm aynı şey değildir. Zira Müslümanların ortaya koyduğu İslâmi gelenek ile İslâm aynı şey değildir. Öte yandan, İslâm ile tarihsel süreç içinde insan eliyle üretilmiş olan İslâm medeniyeti de aynı şey değildir. İşte elinizde tuttuğunuz bu kitap, "İslâm nedir?" sorusuna, bu hassas ayrımları dikkate alarak yaklaşan bir kitaptır.
İslâm'a taraftar olan açık bir delil ile taraftar olsun, İslâm'a karşı olan da açık bir delil ile karşı olsun. İnsan hangi tavrı seçerse seçsin, seçimini bilerek yapsın. Bu proje ile amaçladığımız şey, İslâm'ı bilmek isteyenlere yardımcı olmaktan ibarettir. Zira kişi, tanımadığının düşmanıdır.
Evrensel barışın egemen olduğu, farklılığın zenginlik sayıldığı, farklı inanç havzalarının ve kültür bloklarının birbirini ötekileştirmediği ve şeytanlaştırmadığı bir dünyada yaşamak dileğiyle.