İnsan vücudu mükemmel fonksiyonlar ile donatılmış. Bu fonksiyonlar doğuştan sağlam ise otomatik, sıradan gibi düşünülürken, kaybı durumunda, kazanma/yeniden kazanma sürecinde, ne kadar önemli ve kompleks oldukları farkedilebiliyor. İşitme ve denge fonksiyonları için de aynı durum söz konusu. Bu fonksiyonları öğrenmeye çalışmak uzun bir yolculuk. Doğuştan ya da sonradan kaybedildiğinde kazanmaya çalışmak hastaların, kaybı saptayıp doğru yaklaşımla hastaya yardımcı olabilmek adına bu fonksiyonları öğrenmeye çalışmak ise bizlerin yolculuğu.
Benim bu fonksiyonları öğrenme yolculuğum önce işitme ile başladı. Doğuştan edinilen bu işitsel fonksiyonların, aslında kaybedildiğinde ne kadar zor kazanıldığını ve bazen hiç kazanılamadığını gördüm. Sonra yolculuğuma aynı yolun farklı güzergahı olan vestibüler alanı ile devam ettim. İnsanda mevcut olan mükemmel fonksiyonlardan biri olan dengeyi tanıdım. İşitme ile ilgili edindiğim bilgilerin, vestibüler alanında da bana çok fayda sağladığını gördüm. Ülkemizden ve dünyanın birçok yerinden, farklı mesleklerden aynı yola yönelen birçok bilim insanının, kendinden sonra gelenler için yolu kolaylaştırmak adına yaptıkları çalışmalardan çok faydalandım. Bu yolda, vestibüler fonksiyonların aslında tümüyle anlaşılamadığını, bunun için hala çok çabalamak gerektiğini, bilgi paylaşımının ne kadar önemli olduğunu, yola bazen farklı mesleklerden katılanlar ile devam etmenin ne kadar değerli olduğunu öğrendim. Sonra yolum, benim gibi vestibüler alanına yönelen odyoloji lisans öğrencilerim ile kesişti. Onların; kendileri için hazırlanan kaynakların büyük kısmından, yazı dilinin Türkçe olmaması nedeniyle faydalanamadıklarını gördüm. Bu yolda ilerlemek konusunda çok istekli olan öğrencilerin yolunu kolaylaştırmak için, “Bu alanda zaten mevcut bilgileri, bu yolda edindiğim deneyimler ile birleştirerek, öğrencilere anlaşılır, sade, özet ve doğru şekilde aktarma konusunda vesile olmak” görevi bana düştü. Benim gibi bu yolda ilerleyen değerli bölüm yazarı meslektaşlarımla bu görevi en iyi şekilde yerine getirmeye çalışarak bu eseri oluşturduk. Vestibüler sistemi bir ya da birkaç kitap ile anlatmanın imkansız olduğunun farkındaydık. Amacımız öğrenciler için bu yola çıkışı kolaylaştırmaktı.
Bu eserde anatomi, fizyoloji ve vestibüler alanı ile ilişkili fonksiyonların anlaşılmasının, öğrenciler için yolun devamını da kolaylaştıracağı düşüncesi ile öncelikle bu konuları anlatmaya çalıştık. Sonra tek tek vestibüler değerlendirme yöntemlerini anlattık. Odyoloji hem işitsel hem vestibüler fonksiyonları değerlendirebildiğimiz, sonuçları yorumlayarak medikal tanıya ışık tutabildiğimiz ve rehabilitasyon sürecini yönetebildiğimiz önemli bir bilim dalı. Bu testlerin amacının, yapılışının ve sonuçlarının doğru yorumlanmasının öğrenilmesi, bu yolu kolaylaştıracak, en önemli adımlardan biri. Bu nedenle bu eserde vestibüler testleri detaylı bir şekilde anlatmaya gayret ettik.
Bu eseri en iyi şekilde oluşturmak için kendi öğrenme yolculuğumuza kısa bir mola verdiğimizi düşünürken, aslında bizim için bu sürecin çok eğitici olduğunu ve yola bu şekilde devam etmenin de öğrenmenin bir parçası olduğunu anladık. Güzel bir enerji ve ekip ruhu ile oluşturduğumuz bu eserin, Odyoloji öğrencilerinin, meslektaşlarımızın ve diğer mesleklerden bu yola ilgi duyanların da severek okuyacakları ve faydalanabilecekleri güzel bir kaynak olmasını diliyorum.
Kendi öğrenme yolculuğumda en baştan itibaren, farkında olarak ya da olmadan bana yol gösteren, yolumu kolaylaştıranlara,
İhtiyaçlarını dile getirerek bu sürecin hızlanmasına vesile olan lisans öğrencilerime,
Bu eserin oluşturulması sürecinde en baştan itibaren birlikte zevkle çalıştığım, meslektaşım Uzm. Ody. Semire Özdemir’e,
Bu eser ile lisans öğrencilerine fayda sağlamak için büyük özveri ile çalışan ve çok güzel bir ekip ruhu ile bana sınırsız destek olan meslektaşlarım ve yüksek lisans öğrencilerim Ody. Sümeyye Nur Acar’a, Ody. Gülse Akdemir’e, Ody. Elif Zehra Biber’e, Ody. Hüseyin Bilgici’ye, Ody. İsmail Cem Gülmez’e, Ody. Zeynep Kırılmaz’a, Ody. Pınar Şahin’e, Ody. Beste Yalçın’a,
Başından itibaren yapıcı yaklaşımı ve verdiği güven ile bu süreci kolaylaştıran Hipokrat Yayınevi sahibi Ali Çelik’e ve grafik-tasarımda profesyonel yaklaşımı ve işine verdiği önem ile bu eseri güzelleştiren Hüseyin Çağlıkasap’a,
Görseller için sabırla, günlerce fotoğraflarını çekmemiz için gönüllü olan ve bunu bilime destek olmak adına zevkle yapan öğrencim, meslektaşım Ody. Ramazan Coşkun’a
Hayat yolculuğumda doğduğumdan bu yana yolumu aydınlatan, kariyer yolculuğumda da her zaman bana güvenen, karşılıksız ve sınırsız destek olan güzel anneme,
Hem hayat hem akademik yolculuğumda her zaman yolumu kolaylaştıran, destekleyen ablam Arzu Müjdeci’ye,
Teşvikleri ile destek olan ablam Ebru Akar’a ve yoluma renk katan yeğenlerim Sarper Rucan Akar’a ve Duru Ebran Akar’a teşekkür ederim.
Yolumu aydınlatanlara…
ve
Yolunun aydınlanmasında vesile olmama izin veren değerli okuyucularıma sevgi ve saygılarımla.
Banu Müjdeci
30.08.2024
