Makaleler - Bildiriler - İncelemeler
Ortaçağ tarihinin en önemli olaylarından biri olan Haçlı Seferleri tarihi, doğrudan doğruya Türk tarihiyle bağlantılı olup, Anadolu Türk tarihini özellikle ilgilendirmektedir. Haçlı Seferlerinin başından sonuna kadar Haçlılara karşı mücadele eden ve 1291'de Yakındoğu'daki Haçlı hâkimiyetine son verenler Türkler olmuştur. Fakat, 13. yüzyıldan sonra da Batı'da Haçlı ruhu hep canlı tutulmuştur. Tarihimizi çok yakından ilgilendirdiği halde, bu konuda ülkemizde yapılan bilimsel çalışmalar ne yazık ki, yok denecek kadar azdır. Prof. Dr. Işın Demirkent, ülkemizde Haçlı Seferleri tarihi konusundaki ilk müstakil çalışma olan Urfa Haçlı Kontluğu Tarihi (1098-1118) adlı doktora tezinden sonra ilk günkü heyecanı ve azmini hiç yitirmeden ömrünün son günlerine kadar çalışmalarına devam etmiş ve bu konuda tarih literatürümüze çok değerli çalışmalar kazandırmıştır. Konuyla ilgili bir çok kitap, makale, bildiri, ansiklopedi maddesi ve popüler yazılar yazmış, yüksek lisans ve doktora tezleri yaptırmıştır.Prof. Dr. Işın Demirkent vefatından (3 Şubat 2006) kısa bir süre önce değişik zamanlarda kaleme almış olduğu yazılarını bir araya getirmeye karar vermişti; ilk olarak 2005 yılında Bizans Tarihi Yazılan adlı kitabı yayımlandıktan sonra Haçlı Seferleri tarihi konusundaki bazı yazılarını da bir kitapta toplamayı arzu etmişti. Elinizdeki bu kitapta, ülkemizde Haçlı Seferleri tarihi alanındaki ilmî çalışmaların duayeni olup uluslararası alanda da saygın bir bilim insanı olarak kabul görmüş olan Prof. Dr. Işın Demirkenfin, Batılılardan farklı, yeni bir bakış açısıyla, konunun değişik yönlerini ele alan, ilmî dergilerde yayımlanmış makaleleri ve değişik zamanlarda katıldığı seminer, sempozyumlarda sunmuş olduğu bildirileri arasından seçilmiş on beş çalışması yer almaktadır. Prof. Dr. Işın Demirkent'in anlaşılır üslubu, bu kitabın sadece akademisyenlere değil, bu konuya ilgi duyan her kesimden insana hitap etmesini mümkün kılmaktadır. Ölümünün birinci yıldönümünde kendisini bir kez daha özlem ve saygıyla anıyoruz.
