“… Maya ellerini Fabien’in ellerinden çekip giderken, farkında olmadan titreyen elleri ile bluzunu, eteğini ve saçlarını düzeltir gibi yapıyordu. Arkasından yakaladı Fabien, burnunu sevdiğinin ensesine dayayıp sıkı sıkı sarılmıştı.
Kısık sesle;
“Gitme, dinle, bak, duy kalbimin sesini.”
Öyle sarılmıştı ki Fabien, Maya kollarını çekmeye çalışıyordu. Ensesinden kulaklarına doğru uçuşan nefesle soluğu kesiliyor, sesi çıkmıyordu. Maya yavaşça başını çevirip çözüldü. Sevdiğinin maviliklerine dalıp salıverdi yüreğini…”