Neşet Ertaş Kitabı
“Bu türkü de mi onunmuş?”
Türkü seven, türkülerle ilgilenen, türkü dinleyenler arasında bu şaşkınlığı yaşamayan yoktur. Aklımıza, dilimize ve gönlümüze takılan; kimindir, ne zaman yakılmıştır diye düşünmeden çaldığımız, söylediğimiz, mırıldandığımız türküler, bir de bakarız, Neşet Ertaş’ındır.
Şimdiyi, tam şu anda içinde bulunduğumuz ruh halini anlatan türküler de onundur; çok uzak geçmişlerin, artık çoktan gerilerde bıraktığımızı zannettiğimiz başka hayatların, başka toprakların sesini havalandırarak bize getiren türküler de… Bir bakarsınız gönlünüzün bam telinden yakalanmış, takılıp kalmışsınızdır Neşet Ustanın binlerce yıllık Abdal birikiminin ürünü gırtlak nağmelerine.
Neşet Ertaş, sadece türkülerinin havalarıyla, bugüne kadar aşılamayan ses ve saz ustalığıyla havalandırmaz insanı. Türkü sözleriyle, pek açığa vurmadığı düşünce dünyasının kapısını aralar: “Evvelim sen oldun, ahirim sensin/ Batınım sen oldun, zahirim sensin” diyerek çarpar insanı.
“Biz erkekler olarak insanoğluyuz. İnsan, bizim analarımızdır. Biz erkekler olarak insanoğluyuz ve insana benzeriz. Onların yüzü suyu hürmetine biz de insanız” diyen engin gönlün kaynağına, türkü sözlerinde kapısı aralanan Neşet Ertaş’ın o saklı iç dünyasına, bu kitapla gireceksiniz.
Neşet Ertaş notaları
Neşet Ustanın ifadesiyle, kendisinin okuduğu şekle ilk kez bu kadar yakın notaya geçirilen dört türkü: Evvelim Sen Oldun, Acem Kızı, Yazımı Kışa Çevirdin, Ey Erenler Hak Aşkına.