Her vazgeçişin ardından bir sevdaya daha düşüyor insan. Bir daha asla dedikçe, aşk bir şekilde yine kapanlarına sıkıştırıyor insanı. Yine heyecan ekiyor kalbinize. Yine bir yaşama, bağlanma şekli tam olarak tanımlanamayan.
Bütün aşklar gidişlere gebedir. Her heyecan fırtınasının ardından yıkık, dökük bir dinginlik gelir. Yine de vazgeçemeyiz sevmekten. Sevmekten vazgeçersek, insan olduğumuzu hissetmemeye başlarız çünkü. Hayatın daha çekilir ve daha yaşanır olması için sevmeye ve acı çekmeye devam ederiz.
Her aşk aslında acı içerir. Mutlu aşk diye bir şey yoktur, mutlu olabilmeyi başaran insanlar vardır. Bir aşkın arzulama şeklidir aşk. Arzulanan hiçbir zaman gerçekte var olan insan olmaz. Bazense sadece gerçek olanı istersin, o da olmaz. Her şey kalbimizde ve beynimizde başlar ve orada yaşamaya devam eder. Yine de sevmekten vazgeçemeyiz. Sevmek bizi insan kılar…