Aforizmalar adıyla çevrilen bu kitapta, yaşam ve ölüm, iyi ve kötü, güzel ile çirkin gibi konular derin bir biçimde işlenmiştir.
Albert Camus'un deyişiyle Kafka'nın yazıları, Korku Çağı yok olana dek güncelliğini koruyacaktır.
Yirminci yüzyılın sadece ilk çeyreğini yaşamış olan Kafka'nın eserleri çağımızı anlamada bizlere hala sonsuz ışığıyla yol gösteriyorsa eğer, bu yirminci ve yirmi birinci yüzyılı Kafkasız anlamamızın eksiz kalacağının biricik kanıtıdır. Öyleyse yaşadığımız dünyayı anlamak için Kafka'yı, Kafka'yı anlamak için de onun eserlerini ve yaşamını derinden incelememiz gerekiyor.
Hepimiz Kafkanın yazılarında kendimizi buluruz. Birey olarak Kafka'dan farkımız olmadığı gibi, onun içinde bulunduğu zayıflığı, güçsüzlüğü ve çaresizliği de içimizde barındırır hissederiz. Dolayısıyla Kafka, eserlerinde kendini yazarken aynı zamanda bizleri de yazmıştır. Bu dolayıdır ki, çağımızı ve kendimizi tanırken, sorgularken, Kafkasız çözümlemeler hep eksik kalacaktır. Kafka kendisinin eksikliği içinde yarattığı yapıtlarıyla bizleri tamamlar, kendimizi görmemizi sağlar.
Bu kitabın yazılarında kendinizi bulacaksınız.