Selim İleri'nin Sunuşuyla
Klasikler, ölümsüz olmadıkları için değil sürekli okundukları için de değerlidir. Bizim klasiklerimiz başlangıçta bazı eksiklik ve acemilik taşısalar bile bu onların kurucu olma özelliklerini değiştirmez. Dil kadar hayat da yeniden kurulur onlarda. Dünkü nesiller tarafından ağır eserler bir kez daha ve günün zevkleri ve tercihleri gözetilerek çıkıyor gün yüzüne. Okundukça sevilecek bu eserler dünü selamladığı kadar geleceği kurmaya aday. Aşk, dil, kurgu bütün saflığıyla göz kırpıyor. Yeniden…
Romanın halk katında sevilip yaygınlaşmasında büyük pay sahibi “Hâce-i Evvel” Ahmet Midhat Efendi. Roman onun için sadece “roman” da değil üstelik; halkı eğitmenin, halka bilgi aktarmanın, toplumsal aksaklıkları gidermenin, “ötekiyle” empati kurmanın etkin araçlarından biri. Dönemine göre hayli “modern” olan Henüz 17 Yaşında tam da böyle bir roman. Kalyopi adında bir genç kızla “Ahmet Efendi” karakteri arasında geçenlere tanık olurken öğreniyor, önyargılardan arınıyor, bu toplumda “kadın” olmanın zorluklarını bir kez daha hatırlıyoruz.