Bu romanda bütün hayat, yaşanan ve yaşanmayan her şey, yani "kesret", tevhidin parlak ışığında görülmeye çalışılmaktadır. Tabiat, tarih, siyaset, aşk, keder, sevinç, ölüm, doğum, geçmiş ve gelecek, yaşanmakta olan "an"da odaklaşıyor. Tevhid sırrı içinde "çocuk" mana olarak apayrı bir önem kazanıyor ve bunun "infak" emriyle sımsıkı bir bağ içinde olduğ anlaşılıyor. İki yazar kadının hayatından "kesit"lerle ve "görüntü"lerle geliştirilen konu, adeta bir "efsane" özelliği kazanıyor. Bu efsane kişilerinden biri de zaman zaman bir "ermiş" gibi görünen kişilerin çokluğu ve değişebilirliğidir. Bu romanda anlatılan köy, bütün insanları, efsaneleri, ölüleri ve dirileriyle, geçmişi ve geleceğiyle, sema eden dervişler gibi dönerek "hidayet"e doğru hızla yol alan ve adeta "kişi"leşen bir mekandır.
