Cemil Süleyman, Fecr-i Ati topluluğunun en önemli yazarlarından kabul edilir. Dili, kendi dönemindeki yazarlara göre sadedir. Eserlerinde, mutsuz ilişkileri, kadın ruhunu, sağlıksız duyguları başarıyla işler.
Dul bir kadının gözünden yazılmış, kıskançlık, pişmanlık, haz, tutku duygularının yansıtıldığı, güçlü psikolojik tahlillerle okuru içine alan "Siyah Gözler" romanı 1911’de yayımlandı.
Roman, kendisinden oldukça genç bir erkek tarafından sevilen tutkulu bir kadının saplantılı duygularını ön plana çıkarıyor. Yazar, çağının ilerisinde bir düşünce ile eserinde erkek karakteri arka planda bırakıyor. Cemil Süleyman, bir kadının, aşkın ruhunda yarattığı yoğun çatışmalar ve hissettiği kıskançlık duygusu ile savaşmasını, ait olduğu toplumda aşk ve beden ile ilgili yaklaşımları, toplumun önyargılarını işliyor.
“Anlıyor musun, kıskanıyorum. Bir deli gibi, bir çılgın gibi kıskanıyorum. Bu gözleri, beni deli eden, çıldırtan bu güzel gözleri, bu siyah gözleri kıskanıyorum... Onlarda bir başka hissin, bir başka hayalin gölgelerini görmek istemem. Onlarda yalnız ben yaşamak, yalnız ben ölmek isterim...”