Sadece ağlıyordum. Kelimeler uçup gitmişti bir avazda zihnimin bulanıklığında. Geceyi ikiye bölen Ay, o gece de var mıydı acaba Samanyolu’nun kuytularında? Bilmiyordum ki hangi yaşamlar başlayıp hangileri bitiyordu o saniye. Kimler yaşlanıp kimler mutluluğa yaklaşıyordu ben ölüme bu kadar yaklaşmışken. Benden daha mutsuz olanı var mıydı? Peki, benden daha mutlu olanların kefareti ne olmalıydı? Yaşayıp da unutamadığım, ölmekle kalmak arasındaki o anıma kimler ortaktı?