Acaba geleceğin siyasal ve ekonomik sisteminde “önce işgal et, sonra ürününü sat!“ mantığımı; yoksa bunun tam tersinin geçerli olacağı bir dönem mi bizleri beklemektedir? Peki küresel ölçekteki bazı işletmelerin ürünlerin ötesinde; kendilerine ait ideolojik temelli ve kimi zaman yer aldıkları ülkenin imajını koklatan olgularla hareket etmesi sadece imaj kavramıyla açıklanabilir mi?