Yılların yorgunluğu yüzündeki derin çizgilere yansımış, saçı sakalı birbirine karışmış meçhul adamın; bu gözden ırak, ıssız ve küçük adaya gelmesinin tek amacı, acı içinde geçen geçmiş yıllarının hesaplaşmasını burada yapmaktı.
Yolun sonuna geldiğini ve bundan sonra kaybedecek hiçbir şeyinin olmadığını çok iyi biliyordu.
Bu adanın, karanlık tünelden önceki son çıkış olduğunun farkındaydı.
İçine düştüğü bu çıkmazdan kendisini ancak bir mucize kurtarabilirdi.
Şimdiye kadar yanında olmayan şansın hiç olmazsa bu defa yüzüne gülmesini ümit ediyordu.
Bunun için her gün iskeleye gelip sabırla bekliyor, ümitle beklediği mucizenin denize yazdığı mektuplar ile gerçekleşeceğine inanıyordu.