Modern Türkiye 600 yıllık Osmanlı mirasından soyutlanamaz. Bu olgunun bilinci içinde, "bugünü anlamanın" bir yöntemi olarak bu kitap da Osmanlı üretim tarzını oluşumu içinde incelemeye uğraştık. Osmanlı üretim tarzının niteliğini belirleyebilmek için en uygun karşılaştırma nesnesinin Feodal üretim tarzı olduğu kanısındayız. Bu kanıya varmamızın nedenlerinden birincisi, Feodal üretim tarzının soyut düzeyde anlaşılması konusunda oldukça büyük mesafenin alınmış bulunması ve somut düzeyde, sağlıklı bir karşılaştırma yapmaya olanak verecek yeterlikte malzemenin var olmasıdır. Osmanlı üretim tarzının niteliği üzerindeki çalışmalar son yıllarda yeni bir ivme kazanmıştır. Başlangıçta Batılı bilim adamlarının tekelinde olan "Osmanlı araştırmaları", son otuz yıldan beri ülkemizde de artmaya başlamıştır. Bu, çok mutluluk verici olmakla birlikte, aydınlanmamıza önemli ölçüde katkıda bulunduğu söylenemez. Bu çalışmada, Osmanlı sisteminin oluşum ve olgunluk dönemi olan 1300 -1550 arasının iktisadi dokusu feodal üretim tarzıyla karşılaştırılarak incelenmektedir. Osmanlı sisteminin neden Batı modelinden farklı olduğunu ortaya koyulmaktadır. Böylece Osmanlı sisteminin "klasik" adı verilen dönemini, izleyen "bozulma" dönemi ile bu "bozulmuş" sistemin tasfiyesi niteliğindeki Modern Türkiye’nin de konumunu ve kişiliğini de böylece belirlemektedir.