Bir yaprak gibi savruluyoruz,
Kaderin ellerinde…
Ve küreklere asıldık
İçi hava dolu bir denizde:
Ağır metal bir gemiyi,
Kaldırıp yüzdürebilme beklentisiyle…
Sandık ki yönünü biz verdik!
Koştuk koştuk, yetişemedik,
Her an değişen kendimize.
İçlerine hava dolan,
Hava boşaltan ciğerlerimize,
Güç yetiremezken;
Adanabileceğimizi zannettik: Değiştirmeye!
Bazen bir insanı,
Bazen bir kararı,
Bazen ucu görünen bir yolu;
Hatta ki kendimizi bile…
Ama yoğurulup harman olacağız,
Zamanın o kutlu ellerinde!
“El benim elim değil” denecek,
Pişeceğiz belki biz de!