Düşman güçleri Türkiye topraklarına girmiş, Yunan askerleri İzmir’e çıkmış, Ankara’ya doğru ilerliyordu.
Mustafa Kemal ve askerleri düşman güçlerini durdurmak, geriye püskürtmek için savaşıyordu. O, yola çıkarken söylemişti: “Geldikleri gibi giderler!” Mustafa Kemal ve Çocuk, el ele koşuyordu! Zafere, geleceğe, aydınlığa koşuyordu. Kazanacaklarını biliyorlardı çünkü onlar haklıydı! Türk halkı; çoluk çocuk, yaşlı genç, kadın erkek haklıydı. Çünkü onlar kendi yurtlarını savunuyorlardı!
Bir ağızdan katılmışlardı ona: “Ya istiklal ya ölüm!” Çünkü onlar yeni bir Türkiye’nin hayalini kuruyorlardı.“Kadına, çocuğa yani insana, insan haklarına saygılı, modern bir yurdumuz olacak.” diyorlardı.
Mustafa Kemal ve yanındaki Çocuk bunun nasıl başarılabileceğini biliyordu. Bu ancak halkın iradesinin yeni kurulacak bir meclise yansımasıyla gerçekleşebilirdi. Başarmaktan başka seçenekleri yoktu.
Peki, bu nasıl gerçekleşti?
Bu kitap söyleyecek belki, anlatır o günleri!
Bizimle böyle bir yolculuğa çıkmak ister misiniz!